15 Nisan 2010 Perşembe

olum yildonumleri


  blogu az cok takip edenler farketmistir, ne olenin arkasinda yazi yazarim, ne birisinin dogumgununu tasirim bloga, nede olum yil donumlerini hatirlatirim.. bana pek anlamli gelmez, gunluk yasamimdada cok duyarli oldugum soylenemz bu konularda, cenazelere gitmem, hatta akrabalarimin bile, belki sorumsuzluk, vurdumduymazlik gibi gelecektir fakat allah boyle yartmis bizi.. ozel gunlerin adami degilim ben, eskiden bayramlarda, yilbaslarinda o hissettigim heyecan her gecen sene sanki biraz daha torpuleniyor ve bu bana garip bir hisveriyor, alttan alta yaslaniyoruz meric dedirtiyor..  okuyanda  yasimizi bisey sanacak, yok o kadar yasli degilim hala gencim hatta bir cocugum bile yok daha, yirmili yaslarimin ortalarinda oyle takiliyorum, bir gazetede gordum baba hakkinin bilmem kacinci olumyildonumuymus, once bana her zamanki gibi cok anlamsiz bir haber gibi geldi fakat yukarida benimde kulandigim o bilindik fotograf ilgimi cekmeyi basardi, uzun uzun baktim fotografa, suleyman sebayi gordum, o daha olmedi...

Hiç yorum yok: